JAPONYA, YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARINA YENİ BİR SOLUK GETİRME PLANLARINI AÇIKLADI
Japonya, yükseköğretim sektörünü canlandırarak istihdam ve yaşlanan nüfus sorunlarına çözüm üretmeye çalışıyor. Başbakan Fumio Kishida liderliğindeki hükûmet, 2033 yılına kadar 400.000 uluslararası öğrenciyi ülkeye çekmeyi, seçkin üniversitelerin finansmanını artırmayı ve yabancıların ikamet ve çalışma izinlerindeki kısıtlamaları hafifletmeyi planlıyor. Bu stratejiyle, Japonya, rekabetçi küresel eğitim pazarındaki konumunu güçlendirmeyi ve azalan doğum oranına ve yaşlanan iş gücüne karşı koymayı amaçlamakta. Ülke, son on yılda doktora adaylarında %20’lik bir düşüşle karşı karşıya ve bu durum doktora öğrencileri dağılımında Japonya’nın küresel payını etkiliyor. Bu düşüş, eğitim seviyesinden bağımsız olarak sınırlı iş beklentilerine ve maaşlardaki dengesizliklerle birleştiğinde akademik hedefleri daha az çekici hale getiriyor. Akademik çevrede cinsiyet dengesizliğinden de söz edilebilir. Bunun nedeni Japonya’nın istihdam sisteminin bireysel becerilerden ziyade grup uyumuna öncelik vermesi nedeniyle kadınların terfi oranlarının düşük olması. Araştırma çıktısını artırmak için Japonya, Ivy League benzeri bir sistem oluşturmak amacıyla üniversitelere yatırım yapıyor. Ana lehdarı Tōhoku Üniversitesi olan 10 trilyon Yen’lik bir fon da bu yatırımlara dahil edildi. Bu finansman, genç yetenekleri çekmeyi ve yenilikçi araştırmaları desteklemeyi amaçlıyor. Ek olarak, ruh sağlığı hizmetlerini iyileştirme ve üniversite desteklerini artırmaya yönelik planlamalar da yapılıyor. Çoğu araştırma ve öğretim geleneksel olarak Japonca yapıldığından, hükûmet dil bariyerlerini de ele alıyor. İngilizce eğitim veren kurslarının sayısını arttırma ve küresel yetenekleri ülkeye çekmek için İngilizce iletişime teşvik çabaları devam ediyor.
Japonya’nın stratejisi, uluslararası öğrenci sayısını artırmaya ve özellikle STEM alanlarında burslar da dahil olmak üzere daha fazla destek sağlamaya çalışan Güney Kore ve Tayvan’daki çalışmalarla önemli benzerlik gösteriyor.